Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
Azaptan kurtarmak
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Ehl-i sünnet âlimlerini, Silsile-i aliyye büyüklerini seven, bu mübarek zatların yolunda olan Müslümanın ilk gayesi, ilk hedefi, insanların sonsuz azaptan kurtulmasına çalışmak olmalı. Bu yüzden, iman doğru olmalı. İmanı bozuk olan, Cehennemde geçici; imansız olan da sonsuz azap çekecek. Bunları Cehennem azabından kurtarmak için uğraşmalı. Bu da, doğru imanı öğrenip öğretmekle olur. Doğru imanı yani Ehl-i sünnet itikadını öğrenmeyen insanın ibadetleri onu kurtaramaz.

Bir müminin kendisi için yaptığı bütün ibadetlerinin sevabı, Allah yolunda cihada giden bir mücahide verilen sevab yanında, deryada damla gibidir. Eğer, Ehl-i sünnet âlimlerinin kıymetli eserlerinden bir kitap verip, emr-i maruf ve nehy-i münker yaparsa, yani birine İslamiyet’i öğretirse, cephede cihad eden mücahide verilen sevab, onun kazandığı sevabın yanında deryada damla gibidir.

(Fitne fesat yayıldığı zaman, sünnetime yapışana yüz şehit sevabı verilir) hadis-i şerifi gösteriyor ki, İslamiyet’in bozulduğu zamanda, din adamlarının ve kitapların bozulduğu, yanlışla doğrunun karıştığı bir zamanda, insanlar keşmekeş içindeyken, Ehl-i sünneti öğrenip, dinimize uygun amel edenler, yüz şehit sevabına kavuşurlar.

Sabahları evden çıkarken Euzü Besmele çekip, Allahü teâlânın dinine hizmete, emr-i maruf yapmaya niyet eden Müslümanın, akşama kadar her adım ve nefesi, ibadet ve cihad olur.

Maddi bir çıkar düşünmeden ihlâsla yola çıkmalı, çünkü herkesin bir gayesi var. O gayeye göre, Cenab-ı Hak da ahirette ceza veya nimet verecek. Ehl-i sünnet yolundaki hizmetin başlangıcında gariplik ve fakirlik olur. Bunu hizmete engel bilmemeli, azimle çalışmalı. Dine hizmet edeni bekleyen üç tehlike:
1- Unvana sahip olmak ve itibarlı olmak. Bunlar kibre, zulme sebep olursa felakettir.
2- Malı, parayı sevmek. Malın paranın kendisi değil sevgisi felakettir.
3- Başarıyı kendinden bilmek. (Ben yaptım, ben olmasam bu işler yürümez) demek.

Kur’an-ı kerimde mealen, (Siz kendinizi değiştirmezseniz, Allahü teâlâ size verdiği nimeti değiştirmez) buyuruluyor. Dine hizmet için bu üç tehlikeden uzak durmalı, şu üç şeyi de uygulamaya çalışmalı:
1- Hizmet edenler birbirini aşk derecesinde sevmeli.
2- Hiçbir menfaat gözetmeden hizmete koşmalı.
3- Vakıf inancıyla çalışmalı, bu yolla özel mal, mülk sahibi olmamalı.
 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı