Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
Ya hayır konuş veya sus
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Fitne çıkarıp Müslümanları sıkıntıya sokmak haramdır. Fitnenin, onlarca bağlı aslanı vardır. Bunlardan bir tanesinin zinciri çözülürse, diğerleri de durdurulamaz. Bu yüzden, ya hayır söylemeli yahut susmalı.
Zeki insanlara, anlatarak yeni bir şey kabul ettirmek çok zordur. Bu insanlara ne kadar anlatılsa da, değer verdikleri şey, bizim yaşayışımızdır. Biz farklı bir şey yapıyorsak ve bu onların hoşuna giderse kabul ederler. Lisan-ı hâl, lisan-ı kâlden entaktır; yani insanın hâl ve hareketi, sözünden daha tesirli olur. Yaşayarak örnek olmak, sözle anlatmaktan daha etkilidir. Gerçek Müslümanlık anlatılabilse, böyle insanların olduğu yerlerde, bir tane gayrimüslim kalmazdı.

Mücahidleri donatanlar, silahlarını teçhiz edenler, onlardan daha fazla sevab alırlar; yoksa mücahid neyle mücadele edecek? Hazret-i Osman’ın büyüklüğü de buradan gelir. Hatta sorgusuz sualsiz Cennete girecektir. Malla çok destek verdi. Hele bir savaşta, nesi varsa, ne lazımsa verdi. En sonunda Resulullahın, (Yâ Rabbi, Osman’a hesap sorma) duasına mazhar oldu.

Üç tip insan vardır: Birinci kısımdakiler hayvan gibidir. Bunlar, (Benimki benim, seninki de benim) derler, tavuk gibi, kendi önündekiyle yetinmeyip, diğerinin önündekine saldırırlar. İkinci kısımdakiler, insan hükmündedir. Bunlar da, (Benimki benim, seninki senin) derler. Bir de son kısım vardır ki, bunlara hakiki Müslüman denir. Bunlar, (Benimki de senin, seninki de senin) derler. İşte, örnek alınması gerekenler bunlardır.

Salih bir Müslüman çok şefkatli, merhametli olduğu için, gelmiş geçmiş bütün haklarını herkese helal eder, yani ahirette hiç kimseden hak talep etmez. Yâ Rabbi, ben bundan davacıyım demez. Benim yüzümden azap görmek şöyle dursun, kimsenin ayağına diken bile batmasın der. Yapamaz, üç tane karınca ölmesin diye, öyle sıçrar ki, düşer, yere başını vurur, az daha kendisi ölür. Sinek yakalar, açar pencereyi dışarı atar. Benimle uğraşma, uç, işine git der. Ondan bir sıkıntı gelmez, o davacı olmaz, yük olmaz. Bir insan daha yanmaktan kurtulsun diye çırpınır. Böyle bir insanı şeytan sevmez.

İmam-ı Rabbani hazretleri gibi büyüklerin yolunda olup Ehl-i sünnete hizmet edenler, çok bahtiyar, seçilmiş insanlardır; ancak bütün bu hizmetlerin elimizden alınmaması için şükrünü eda etmek gerekir. Aksi takdirde Allahü teâlâ bizden alır. Şükrünü eda etmek için de, birbirimizi sevmek gerekir. Bu hizmette olanlar, her ne olursa olsun, birbirlerini sevmedikçe bu nimetin şükrünü eda edemezler.
 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı