Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
İslamiyet’e uyan, bunalıma düşmez
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Müslüman için dünya, sıkıntı yeridir. Rahat etme yeri, âhirettir. Hem dünyada hem âhirette rahatlık olmaz. Onun için, sıkıntıları isyan etmeden atlatabilmelidir. Bütün mesele, bu dünyada yolcu olduğumuzu unutmamaktır. Ölümü unutmak, tevbe istigfar etmemek, felakettir.

Müslümanın bir hedefi olmalı. Gayesiz yaşayan, bunalıma düşer. İslamiyet’e inanan, İslamiyet’in emir ve yasaklarına uyan ve büyük zatların kitaplarını okuyup, onlara göre yaşamaya çalışan bir kimse, bunalıma düşmez. Çünkü İslamiyet’te her sıkıntının çaresi vardır. Yani İslamiyet’te çaresizlik yoktur. Dolayısıyla bunalım da olmaz.

Cömert olmak, dünyaya düşkün olmamaktır ki, dinimizin şiarındandır. Peygamber efendimiz, (Müslümanın iki alameti vardır. Cömert ve güler yüzlü olmak. Kâfirin de iki alameti vardır. Hasis [cimri] ve çatık kaşlı olmak) buyurmuştur.

İnsan kimden iyilik görürse, onu sevmeye başlar. iyilik gördüğü kimsenin kölesi olur.

Mübarek bir zâtın evine hırsız girer. O kadar aramasına rağmen, çalacak işe yarar bir şey bulamaz. Üzüntülü bir şekilde kendi kendine söylenirken, mübarek zât, hırsızın arkasından seslenir, (Acele etme) der. Hırsız şaşırır. Mübarek zât, (Sabah komşular, tereyağı, bal gibi yiyecek getiriyorlar. Seninle beraber yeriz. Para da getiriyorlar, onları da sana veririm, ama bir şartım var, sabaha kadar benim dediklerimi yapacaksın) buyurur. Hırsız, (Ne yapacağım?) diye sorar. Mübarek zat, (Abdest al, beraber namaz kılacağız) buyurur. Hırsız, (İyi de ben namaz kılmasını bilmem, çünkü ömrümde hiç namaz kılmadım) der. Mübarek zat, (Sen benim yaptıklarımı yap yeter) buyurur.

Böylece sabah olur. Komşular kahvaltılık getirirler. Mübarek zât, (Haydi gel bunları yiyelim) der. Acıkan hırsızın karnı doyar. Sonra bir atlı gelir. Atından inmeden, uzaktan seslenir, bir kese altın fırlatır, (Baba bu senin) deyip gider. İçinden tam 250 tane altın çıkar. Mübarek zât hırsıza, (Al, bunlar senin! Sana söz verdim, senin olsun) der. Hırsız, şaşkınlıkla bakıp der ki:
(Ben hırsızım, ama sen benden daha büyük hırsızmışsın! Sen benim kalbimi çaldın. Artık buradan gidemem. Burada kalıp sana hizmet edeceğim.)

Böylece o büyük zata talebe olmakla şereflenir. Büyüklerle herhangi bir şekilde irtibat kuran, onlardan istifade eder.
 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı