Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
İslamiyet’i öğrenmenin iki yolu
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
İslamiyet iki yolla öğrenilir. Birincisi, kitap okuyarak, konuşarak, anlatarak... İkincisi susarak. Bu ikinci öğrenme yolu çok önemlidir. Buna sohbet denir. Sohbet bir arada bulunmak demektir. Konuşmak şart değildir. Eshab-ı kiramın, bu kadar kıymetli ve bütün evliya zatlardan üstün olmalarının sebebi, Peygamberimizin sohbetine kavuşmalarındandır. O bir an görmek, Resulullah'ı görmeden âşık olan Veysel Karani’den daha üstün olmalarına sebep oldu. Veysel Karani hazretlerinde aşk, ilim, her şey tam mevcuttu. Ama görmek nasip olmadı. O görmek veya işitmek şerefine kavuşamayınca, Tâbiînden oldu, yani üstünlük sırasında ikinci oldu.

İmam-ı Rabbânî hazretleri, (Her üstünlük, sohbetin içinde vardır) buyuruyor.

Asli yapı maddemiz olan topraktan meydana geldik. Bütün gıdamız orada olmasına rağmen, hiç konuşmuyor. Üstelik hepimizin ayaklarının altındadır. Hiç kibri yoktur, yani yüksek değildir. Bu tevazu sebebiyle en aziz olmuştur. Tepelere çıktıkça, yükseklik arttıkça, toprak da zararlı olmaya başlıyor, heyelanlara sebep oluyor. Yine bunun gibi, sular hep deniz seviyesine akıyor, hiç yukarıya akan su yoktur. Deniz seviyesine ulaşmayan, yükseklerden akan su, sellere, felaketlere sebep olup zarar getiriyor ve o sudan istifade edilemiyor. Ancak, aynı su, toprak seviyesine indiği, denize veya baraja ulaştığı zaman çok faydalı ve bereketli oluyor. İnsanlar o sudan istifade ediyor. Kanallar açılıyor, su yolları yapılıyor ve bitkiler sulanıyor.

Eğer bir insan, çok kitap okuyup kendi kendini yetiştirmek suretiyle veya bâtın ilminden haberi olmayıp, yalnız zâhirî ilimlerle uğraşan kişilerden ilim tahsil etmek suretiyle ilim sahibi olursa, bu kimsenin felakete gitme ihtimali vardır. Çünkü kibirlenip gururlanabilir. Ama bir mürşid-i kâmilden, bir evliya zattan feyz alarak, onu görerek, işiterek sohbet yoluyla dinini öğrenirse, ondan gidecek ilk sebeb-i felaket, kibir ve gururdur. Demek ki, sohbetin insanlara verdiği iki şey vardır: 1- Sindire sindire, doya doya dînî bilgileri öğrenmek. 2- Kalbin temizlenip, dünya sevgisinden, kibir ve gurur felaketinden kurtulmak…
 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı