Siteyi Tavsiye Et
 
 
Giriş Sayfası Olarak Ayarla
 
Sık Kullanılanlara Ekle  
 
Anasayfa   Açıklama   Kitap Siparişi   Linkler & MP3   Radyo   Soru-İrtibat  
 
 
 
 
 Ana-Baba Hakkı
 Koca Hakkı
 Hanım Hakkı
 Evlat Hakkı ve Terbiyesi
 Evleneceklere Öğütler
 Evlilik, Nikah-Boşanma
 Evlilik ve Aile ile ilgili
 Dinde Örtünmenin Yeri
 Saglık Tavsiyeleri
 Görgü Kuralları
 Kıssadan Hisse
 
 
 
Hicri
 
Günün Sözü
 
 
  Türkiye Çocuk Dergisi  
     
  Yemek Zevki Dergisi  
     
   
 
   
 
Dindar olanı tercih
Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Bileşik kaplardan birine su döküldüğü zaman, su diğer tüpe geçer, ondan sonra tekrar bu tüpe gelir. Sonra tekrar diğer tüpe geçer, hep böyle hareket edip nihayet ikisi de aynı seviyeye gelir. İşte bunun gibi, kim olursa olsun, iki kişi bir araya geldiği zaman, mutlaka birinin kalbinden ötekinin kalbine, ötekinin kalbinden bunun kalbine akım başlar. Onun için, İslamiyet’in başlangıcında, Peygamber efendimiz kabir ziyaretini yasak etmişti. Çünkü ölenler kâfirdi, ana babaları müşrikti. Müslümanlar ziyarete gidiyorlardı, o kabirdekinin ruhundan, Müslümanın kalbine zulmet akıyordu. Müslümanlar da vefat etmeye başladıktan sonra, kabir ziyaretine izin verdi.

Bir Müslümanın diğer bir Müslümanın yanına veya kabrine gitmesi sebebiyle, hangisinin derecesi daha yüksekse, o yüksek dereceden ötekine akım başlar. Eğer kabirdeki yüksek derecedeyse, gelenin kalbine akım başlar. Eğer ziyarete giden yüksek derecedeyse, onun kalbinden kabirdekine akım başlar. Ama bu akım mutlaka olur, durdurmak insanın iradesinde değildir.

Bu yüzden, bir Müslüman, bir müşrikle, bir fâsıkla, bir kâfirle, arkadaşlık veya ortaklık yapsa, ne kadar sakınırsa sakınsın, kesinlikle o kâfirin, o müşrikin kalbinden, bunun kalbine, her konuşmakta, her buluşmakta, her görüşmekte biraz daha zulmet akar. Bunun neticesi ne olur?
1- Beraber olduğu salih arkadaşlarından uzaklaşmaya başlar.
2- Müslümanlardan soğuduğu gibi büyüklerin kitaplarından soğumaya başlar.
3- Sonra büyüklerden soğumaya başlar.
4- Sonra büyüklerin kitaplarını çıkarır, onun yerine birçok günah koyar. İçki koyar, kumar koyar, koyar da koyar.

Her işte salihleri tercih etmeli. Peygamber efendimiz, (İnsanın dini, arkadaşının dini gibidir) buyuruyor. O hâlde her Müslüman takvada, haramdan sakınmakta, ihlasta, kendisinden daha iyi olanı aramak zorundadır ki, onun kalbinden bir şey alsın. Biz niçin Eyüp Sultan hazretlerine gidiyoruz? Niçin büyük zatları görmek istiyoruz? Niçin büyüklerin kitaplarını okumak istiyoruz? O mübarek zatların kalblerindeki nimetlerden faydalanmak için değil mi? Büyüklerimizle ve onlara yakın olanlarla beraber olmayı istemekteki sebep de budur.
 
 
Yazdır   Arkadaşına Gönder
 
 

 
     
 
Güncellenme Tarihi
18 Mayıs 2024 Cumartesi
Sitemize yeni soru-cevaplar eklenmekte ve hergün güncellenmektedir.
Sitemizdeki bilgilerden, orijinaline sadık kalmak şartıyla, alınıp istifade edilebilir.
Ziyaretçi Sayısı