Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:


Bütün Yazıları


0-3 yaş arası televizyon zararlı mı?

6’ncı Hastalık nedir

Ağız kokusu

Alerjik nezle

Alt ıslatma tedavisi

Alt ıslatmak hakkında

Altıncı Hastalık

Altını ıslatmanın sebepleri

Ani bebek ölümü

Anne sütü nasıl saklanmalı

Anne sütünü nasıl artırabiliriz

Anne sütünün saklanması

Antibiyotik kullanırken tekrar düşünün

Astım nedir

Aşılar ve hayatımızdaki yeri

Aşıların önemi

Aşılarla ilgili yanlış anlaşılmalar

Ateşli çocuğa yaklaşım

Ayakkabı seçimi

Bademcikler ve geniz eti


1 2 3 4 5 6 7 8

 
Yazı boyutunu büyütmek için      Yazıcı için

Aşılar ve hayatımızdaki yeri

Her yıl tüm dünyada 3 milyonu henüz daha bir haftalıktan küçük olmak üzere, 5 yaşın altında 12 milyon çocuk hayatını kaybetmektedir. Bu ölümlerin en azından 2-3 milyonu aşılarla korunulabilecek bulaşıcı hastalıklar sebebiyle olmaktadır. Hâlâ pek çok ülkede yeterli düzeyde aşılama oranları sağlanamamakta ve pek çok bebek aslında korunabilecekleri bu hastalıklar sebebiyle sakat kalmakta veya hayatlarını kaybetmeye devam etmektedir.

1974 yılında Dünya Sağlık Örgütü tarafından genişletilmiş bağışıklama programının başlatılmasının ardından çocukların aşılanma oranları pek çok ülkede %5’ten %80’lere çıkmış ve her yıl yaklaşık 3 milyon çocuğun ölümü engellenmiştir.



Kızamık

Kızamık çocukluk çağının en çok ölüme sebep olan hastalıklarından birisidir ve ölümlerin büyük kısmı gelişmekte olan ülkelerde meydana gelmektedir. Kızamık, hasta kişinin öksürüp hapşırmasıyla havaya dağılan kızamık virüsünün solunum yolu ile alınmasıyla bulaşır. Son derece bulaşıcı olan kızamık ateş, burun akıntısı, gözlerde kızarıklık ve sulanma, öksürük ve tipik döküntülerle kendini gösteren bir hastalıktır. Süt çocuklarında orta kulak iltihabı kızamık hastalığının sık rastlanılan sonucudur.

Orta kulaktan irinli akıntı gelmesi ve ateşin düşmemesi karakteristiktir. Süt çocuklarında bronşiyolit veya zatürree, özellikle zayıf ve bakımsız çocuklarda sık rastlanılan durumlardır. Pnömoni (zatürree), gelişmekte olan ülkelerde kızamık hastalığının ölüme yol açan en önemli ve tehlikeli sonucudur. Kesin tedavisi olmayan kızamıktan tek korunma yolu aşılanmaktır.

En etkili koruyucu tedbir aşı ile aktif bağışıklama yapılarak sağlanır. Her sağlıklı çocuğa kızamık aşısı uygulanmalıdır. Aşı uygulama yaşı hastalığın görülme oranı değiştiği için ülkelere göre değişir. Bizim ülkemiz gibi kızamığın yaygın olarak görüldüğü toplumlarda kızamık aşısının bebekler 9 aylıkken uygulanması ve 15 aylıkken kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşısı şeklinde tekrarlanması gerekmektedir. Son günlerde uygulanmakta olan kızamık aşı kampanyasında, önceki aşılanma durumuna bakılmaksızın tekrar aşı olunmasının hiçbir sakıncası yoktur. (16 Ekim 2003)


Kızamıkçık, solunum yolu ile insandan insana bulaşan ve ateş, boğaz ağrısı ve vücutta birkaç gün süren deri döküntülerine sebep olabilen bir hastalıktır. Hastalık yuva, kreş ve okul gibi kalabalık ortamlarda çok kısa sürede bulaşabilmekte ve çocuklarda genellikle hafif geçirilmektedir. Hastalık ergenlik çağında ve erişkinlerde daha ağır seyretmektedir. Birçok genç erişkinde ve büyükte kızamıkçık enfeksiyonu sırasında büyük eklemlerde ağrı ve kızarıklıkla seyreden eklem iltihapları görülür.

Kızamıkçığın en önemli ve ciddi tablosu hamile bayanların kızamıkçığa yakalanması sonucunda ortaya çıkmaktadır. Hamileliğin erken dönemlerinde kızamıkçığa yakalanılırsa bebekte kalıcı sakatlıklar görülebilir. Eğer hastalık daha önce geçirilmediyse tüm bayanların kızamıkçık aşısı ile aşılanmaları ve 3 ay süreyle hamile kalmamaları tavsiye edilmektedir. Aşılanan kişilerin %98’i bu hastalığa karşı hayat boyu korunmaktadırlar.

Kızamıkçık aşısı kızamık, kızamıkçık, kabakulak üçlü aşısı şeklinde 1 yaşından itibaren uygulanmaktadır. Tekrar dozu 4-6 yaş veya 12-14 yaş civarında uygulanmaktadır. Özellikle doğurgan yaşa gelmiş ve kızamıkçık hastalığını geçirmemiş kadınların tek doz kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşısı ile aşılanmaları gerekmektedir. Aşıdan sonra üç ay süreyle hamile kalınmamalıdır. Hamilelik süresince bu aşının uygulanmaması gerekmektedir. (23 Ekim 2003)


Çocukluk çağının en sık rastlanan ancak, çocukluk döneminde hastalığı geçirmemiş yetişkinlerde de görülebilen “Kabakulak”, solunum yoluyla insandan insana geçen bulaşıcı bir hastalıktır. Kabakulak, ateş, başağrısı, kulak ağrısı şeklinde belirtiler ile kendisini gösterir. Bu belirtiler virüse maruziyet gününden sonra, 12 ila 25 gün arasında ve genellikle 18. günde ortaya çıkmaktadır.

Tükürük bezlerinin iltihaplanması sebebiyle kulak memesi hizasında yanaklarda tek veya çift taraflı şişlik oluşur ve ağrı yapar. Nadiren, hastalığın herhangi bir belirti vermeden kendiliğinden geçirilmesi de mümkün olabilmektedir. Kabakulak hastalığına yakalanan çocuklarda çeşitli sakatlıklar hatta ölüm dahi meydana gelebilir.

Kabakulak aşısı çocuklarda 12. aydan itibaren kızamık ve kızamıkçık aşıları ile birlikte bulunan üçlü karma aşı (MMR) şeklinde de uygulanabilmektedir. Doğumdan sonra 9. ayda sadece Kızamık aşısı yapılmış bir çocuğa kızamık-kızamıkçık-kabakulak aşının uygulanma zamanı 15. ay olmalıdır.

Günümüzde kızamık-kızamıkçık-kabakulak aşısının, 5-6 yaş aralığında veya ergenlik dönemi olan 11-12 yaş aralığında yeniden uygulanması teklif edilmektedir. Daha önce herhangi bir belirti vermeden kabakulak geçirmiş bir kişiye aşı yapılmasının herhangi bir sakıncası yoktur. (30 Ekim 2003)
 

Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.