Ana Sayfa Yap   |   Favorilere Ekle   |   
Arama:


Bütün Yazıları


Enginarın faydaları

Eyvah ağzım kokuyor

Fast food beyni de vuruyor

Gebelikte taze balık ve astım

GÖLEVEZ bağırsak kanserine birebir

Gribe karşı bol balık yiyin

Gribin ilacı ve kuru fasulye diyeti

Grip ve bitkilerle zayıflamak

Güçlü hafıza ve saçlarınız için

Güzelleşmek isterken sağlığınızdan olmayın

Güzelliğin sırrı bitkilerde saklı

Güzelliğin yolu doğru beslenmek

Hafìzayı ve zekayı geliştiren besinler

Hangi kansere karşı hangi yiyecekler

Hardal otu, mutfakta ve eczacılıkta

Harika bir bitki Papatya

Hava değişimleri bronşiti tetikliyor

Havuç kanser riskini azaltıyor

Her gün bir avuç çağla kanserden koruyor

Hiperaktif öğrenciye dikkat


1 2 3 4 5 6 7 8 9

 
Yazı boyutunu büyütmek için      Yazıcı için

Kırışıklıklar ve prostat

Günlük hayatın yoğun temposundan en çok etkilenen yüzümüz, en çok da ihmal edilen bölgemizdir aslında. Yanlış kullanılan ürünler, aşırı makyaj, cilt temizliğinin ihmal edilmesi, ciltte gerektiğinden de erken yaşlanmaya sebep olur. Çünkü, 25 yaşından sonra, ciltte hücre yenilenmesi hemen hemen iyice durur. 30’lu yaşlarda görülmeye başlayan hafif kırışıklıklar ise 40’lı yaşlarda belirginleşmeye başlar. Bunun için, evde yapılacak günlük bakımlarla, ciltteki ölü deri kaldırılarak cildin hava alması sağlanmalı ve nemlendirilip yeniden canlandırılmalı..

Uygulanan kürlerin ve günlük ev bakımlarının cildin hızlı bir şekilde yaşlanmasını önlediğini uzmanlar, yoğun bakım kürlerinin 25 yaş sonrasında uygulanmasının uygun olduğunu söylüyor. Beş hafta süren yoğun bakım kürlerinin cilt durumuna ve yaşa göre değiştiğini söyleyen uzmanlar, günlük bakımların özellikle akşamları yatmadan önce yapılmasını tavsiye ediyorlar.

Bugün biz de size, kolayca hazırlayıp uygulayabileceğiniz 3 cilt bakım formülü vereceğiz:
Papatya-ıhlamur kürü, limon-yumurta maskesi ve ebemgümeci maskesi...


Prostatın ilacı soya
Soyanın sadece bir gıda maddesi değil, aynı zamanda mükemmel bir şifa kaynağı olduğu herkes tarafından kabul edilmeye başlandı. Kalp hastalığı riskini azaltması; göğüs, yumurtalık ve prostat kanserlerini önlemesi, kemik erimesini durdurması, menopozun getirdiği sıkıntıları asgariye indirmesi ve kolesterolü düşürmesi bunlardan bazılarıdır...

Tam bir şifa kaynağı
Geçtiğimiz günlerde Londra’da soya ile ilgili klinik bulgular konferansında, bu harika sebzenin özellikle prostat kanserine yakalanma riskini yüzde 70 oranında azalttığı açıklandı. Cincinnati Üniversitesi Tıp Merkezi’nde görev yapan Profesör Kenneth Setchell, konferansta yaptığı konuşmada, prostat kanserine yakalanmamak için her gün sadece iki bardak soya sütü içmenin yeterli olduğunu söyledi.

İngiliz Profesör Sandra File ise, beyin fonksiyonlarına ilişkin bir araştırmanın sonuçlarını sunarken, elde edilen bulgulara göre, soya açısından zengin bir diyetin hem erkekler hem de kadınlarda beyni besleyerek önemli oranda güçlendirdiğini ve zihinsel esnekliğin artırılmasına katkıda bulunduğunu söyledi.

Diğer faydaları
Son yıllarda yapılan araştırmalara göre, protein açısından son derece zengin olan soya fasulyesi, vücudun üretemediği birçok aminoasitleri içeriyor. Soya ayrıca, kalsiyum, fiber, demir ve diğer minerallerin deposu gibidir.

Aynı araştırmalar, kolesterol içermeyen ve doymamış yağ oranı düşük olan soya proteininin, vücutta kolesterol düzeyini düşürdüğünü, kandaki kolesterolün karaciğerden ve damarlardan çabuk temizlenmesini sağlayarak damar sertliği ve kalp krizi riskini azalttığını ortaya koyuyor.

Yüksek miktarda kalsiyum içeren soya fasulyesi kemiklerin de dostudur. Ayrıca menopoz döneminde sık sık görülen sıcaklık basması ve gece terlemesini önleyen pytoestrojen maddesi soyada bol miktarda bulunmaktadır. Bu madde, hem yukarıda saydığımız sıkıntıları azaltır, hem de kemiklerde meydana gelecek erimenin önüne geçer.

Vücudun gelişmesini sağlaması, sinirleri ve adaleleri güçlendirmesi, zihin yorgunluğunu gidermesi de soyanın yeni belirlenen faydalarından bazıları. (03 Eylül 2002)
 

Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır.
Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.