Yolculukta namaz nasıl kılınır
Sual: Seferi ile misafir aynı manaya mı gelir? Yolculukta namaz nasıl kılınır?
CEVAP
Seferi
veya Misafir olmak demek, yolcu olmak demektir. 3 günlük yere gitmek niyeti ile yola çıkan kimse, konakladığı bir yerden üç günlük yola gitmeye niyet ederek ayrılırsa, gideceği yolun iki tarafındaki evlerin hizasından ayrılınca misafir olur. Büyük şehirlerde kenar evler kalmamıştır. Bu bakımdan şehre yakın mezarlık, fabrika, okul ve kışla geçilince seferilik başlar.

Niyet etmez ise, bütün dünyayı dolaşsa bile, misafir olmaz. Düşmanı arayan askerlerin hâli böyledir. Fakat, geri dönüşte misafir olur. İki günlük uzaklıkta olan bir yere gitmeye niyet eden kimse, yolda iken veya o yere varınca, iki günlük yere daha gitmeye niyet etse, o dört günlük yere giderken misafir olmaz.

Hanefi mezhebinde seferde, 4 rekat olan farz namazları 2 rekat kılmak vaciptir. 4 rekat kılmak mekruhtur, günah olur. Hadis-i şerifte, (Seferde namazı tamam kılan hazarda eksik kılan gibidir) buyuruldu. Üç rekatları aynen kılar. Müekked sünnetler, gayrı müekked sünnet haline gelir.

Maliki’de, meşru seferde 4 rekat farzları 2 kılmak sünnet, Şafii’de, meşru seferde, 2 veya 4 kılmak da caizdir. İki kılmak evladır. Hanbeli’de ise seferde 2 veya 4 kılmak Şafii’deki gibidir.

Hanefi’deki Müslümanların günah işlememeleri için 4 rekatlık namazlarını seferde 2 rekat olarak kılmaları gerekir. Bunun için sefere ait hükümleri de bilmek gerekir. Bu bilgiler Hanefi’ye göre aşağıya çıkarılmıştır:

İnsanın mukim olduğu, yerleştiği yere Vatan denir.

3 çeşit vatan vardır:
a-
Vatan-ı asli: İnsanın doğup büyüdüğü, daha sonra evlendiği yerdir. Bundan sonra da hep kalmak niyetiyle yerleştiği yerdir. Burayı da değiştirip temelli kalmak üzere başka yere göçebilir. O zaman göçtüğü yer vatan-ı asli olur.

b-
Vatan-ı ikamet: 15 gün veya daha çok kalıp, sonra çıkmaya niyet edilen yerdir.

c-
Vatan-ı sükna: İnsanın uğradığı yer olup, 15 günden az kalmak için niyet edilen, yahut bugün yarın çıkarım diyerek uzun müddet oturulan yerdir.

Vatanın değişmesi:
Vatanın değişmesi aşağıda belirtilen örneklerdeki gibi olur:
Bir kimse, evlenip veya temelli kalmak üzere bir yere yerleşmedikçe, doğup büyüdüğü yer vatan-ı asli olmaktan çıkmaz. Evlenirse, eski vatan-ı aslisi bozulur. Evlendiği yer vatan-ı asli olur. Başka bir yerde temelli kalmak üzere yerleşirse, bu sefer evlendiği yer vatan-ı asli olmaktan çıkar. Temelli yerleştiği yerden ayrılıp başka bir yere temelli yerleşirse, önceki yerleştiği yer vatan-ı asli olmaktan çıkar. Yani bir kimse, Haymana’da doğsa, vatan-ı aslisi Haymana olur. Bu kişi, Samsun’da evlense, Haymana vatan-ı asli olmaktan çıkar ve vatan-ı aslisi Samsun olur. Daha sonra Fatih’te temelli yerleşmeye karar verirse, o zaman vatan-ı aslisi Fatih olur. Samsun vatan-ı asli olmaktan çıkar. Vatan-ı aslide bir saat de kalınsa namazlar kısaltılmaz.

Bir kimse, evlenip bir yere yerleştikten sonra, hanımı o şehirde ikamet ettirse, iş icabı kendisi gidip başka bir şehre temelli yerleşse, iki vatan-ı aslisi olur.

Bir köyde, ikamet eden bir kadın, şehirdeki doğum evine giderek çocuğu olsa, çocuğun vatan-ı aslisi annesinin ikamet ettiği köydür. Çünkü orada büyüyecektir. Birkaç gün kaldığı yerde, yani vatan-ı süknada doğmuş sayılmaz.

Bir kimse 60 km.lik mesafeye gitmek için bir otobüse binse, otobüste uyuyup 150-200 km.lik mesafeye gitse bile yine seferi olmaz. Çünkü buraya gelmeye niyet etmemiştir. Burada iken 60 km. ilerideki şehre bir iş için gitse, yine seferi olmaz. Dönerken ilk çıktığı yere gelmeye niyet ederse, dönüşte seferi olur. Bunun gibi, bir kişi, 60 km. olan Çatalca’ya gitmek üzere Fatih’ten çıksa, otobüste uyuduğu için Edirne’ye gelse, Edirne’ye kendi isteği ile gitmediği, niyetsiz gittiği için, Edirne’de namazlarını mukim olarak yani 4 rekat olarak kılar. Edirne’den tekrar Fatih’e gitmeye niyet ederek yola çıksa, Edirne’den çıkar çıkmaz, namazlarını kısaltır.

Sual: Vatan-ı ikamet nasıl bozulur?
CEVAP
Vatan-ı ikamet üç şeyle bozulur:
1- Başka bir vatan-ı ikamete gidince, sefer niyeti ile çıkmamış olsa ve aralarındaki uzaklık üç günlük yoldan az olsa bile, önceki vatan-ı ikamet bozulur.

2-
Vatan-ı asliye gidince de bozulur. Bir kimse, vatan-ı aslisi olan Nevşehir’den Konya’ya bir ay kalmak niyetiyle gitse, sonra, Karamana gidip evlense ve oraya yerleşse, Karaman vatan-ı asli olur. Konya vatan-ı ikamet, Nevşehir de vatan-ı asli olmaktan çıkar.

3-
Sefere niyet ederek çıkmaktır. Yani vatan-ı ikametten 3 günlük yola gitmeye niyet ederek ayrılınca, burası vatan-ı ikamet olmaktan çıkar. Daha az yola niyet ile gidip gelseydi, vatan-ı ikameti bozulmazdı. Vatan-ı ikametten niyetsiz çıkıp, başka yerde 3 günlük yola gitmek için niyet ederse, 3 günlük yola gitmeden önce, vatan-ı ikamete girerse, seferi olması bozulur. Mukim olur. Niyet ettikten başlayarak 3 günlük yol gittikten sonra, buraya girse de artık burada mukim olmaz.

Sual: Evli bir kimse, iki sene sonra ben falanca şehre temelli yerleşeceğim demekle orasını vatan-ı asli edinmiş olur mu?
CEVAP
Hayır olmaz. Bir şehre yerleşilir, temelli kalmaya niyet edilirse o zaman vatan-ı asli edinilmiş olur. Bu arada herhangi bir görevle birkaç aylığına veya birkaç seneliğine başka şehre gidilse de yine orası yani temelli yerleşmeye niyet ettiği şehir vatan-ı asli olur. Bir yerin vatan-ı asli olması için, önce orayı vatan edinip orada ikamet etmek gerekir. Bunun bozulması için de, yeni bir şehre temelli kalmak üzere yerleşmek gerekir.

Sual: Yolda, dağ başında doğmuş, bekâr, âkil baliğ ve hiç bir yere yerleşmemiş kimsenin vatan-ı aslisi olur mu?
CEVAP
Vatan-ı aslisiz Müslüman olmaz. Doğduğu yere yakın olan yerleşim merkezi, vatan-ı aslisidir.

Sual:
Ankara’da doğdum, Eskişehir’de nikahım kıyıldı. Bursa’da düğünüm oldu. İstanbul’da ikamet ediyorum. Ancak ileride Bursa’ya gitmeyi düşünüyorum. Benim vatan-ı aslim neresidir?
CEVAP
Bir kimsenin vatan-ı asli doğduğu yerdir. Evlenince, doğduğu yer vatan-ı asli olmaktan çıkar. Evlenmekten kasıt da nikah veya düğün olunan yer değil, zifaf olunan yerdir. Zifaf nerede olmuşsa, orası vatan-ı asli olur. Eğer İstanbul’a temelli yerleşseydiniz, evlendiğiniz yer de vatan-ı asli olmaktan çıkardı. Ancak İstanbul’da temelli kalmayı düşünmediğinize göre vatan-ı asliniz evlendiğiniz yani zifaf olan yerdir.

Sual: Seferi iken namazda nasıl niyet edilir?
CEVAP
Rekat sayısını ve seferi olduğunu söylemeye gerek yok. Her zamanki gibi niyet edilir. Mesela (Niyet ettim öğle namazının farzını kılmaya) denir.

Sual: Yolculukta saat mi yoksa mesafe mi esas alınır?
CEVAP
Mesafe esas alınır. (104 km.dir)

Sual: Hanefi mezhebinde olup da, Maliki mezhebini taklit eden birinin seferilik konusunda, mesafe ve ikamet suresi olarak Maliki mezhebini mi esas alması gerekir?
CEVAP
Mesafe olarak Hanefi, ikamet süresi olarak Maliki mezhebi esas alınır. Çünkü kendi mezhebimizden çıkmadığımız için, taklit ettiğimiz mezhebin farzlarına uyuyor, müfsidlerinden kaçıyoruz.

Sual: Yolculukta namazlar kaç rekat kılınır?
CEVAP
Dört rekatlı farzlar iki rekat olarak kılınır, üç rekatlılar kısaltılmaz, sünnetler vakit müsait değilse hiç kılınmaz, vakit varsa kılmak iyi olur.

Sual: Yolculuk rahat olsa da, seferi olan, dört rekat olan farzları iki rekat mı kılması gerekir?
CEVAP
Yolculuk genelde sıkıntılı olduğu için, dinimiz dört rekat olan farzların iki rekat kılınmasını bildirmiştir. Hiçbir sıkıntı olmasa da, çok rahat olsa da, kendi evinden veya babasının evinden daha uygun olsa da, yine seferde dört rekatlı farzlar iki rekat kılınır. Şimdi yolculuklar rahattır, seferiliğe ihtiyaç yoktur denmez. Tersine, mukim iken, hiç rahat olmasak, çok zor şartlarda bile, dört rekatlık farzları iki rekat olarak kılamayız.

Seferde insan garip olur, yardımcı bulması zor olur. Yollarda, eşkıyaya rastlaması da mümkündür. Onun için tek başına yolculuk yapmak mekruhtur. Kadınların ise, yanlarında mahrem erkekleri bulunmadan, sefere çıkması caiz değildir. Yol çok emin olsa da, hiç eşkıya tehlikesi bulunmasa da, uçakla kısa zamanda, gitme imkanı olsa da, yine kadınların, mahremsiz, 104 kilometreden uzağa gitmeleri caiz değildir. Şimdi yolculuklar emindir, bir kadın istediği yere gidebilir demek yanlış olur. Dini hükümler zamanla değişmez. Ancak âdete ait olanlar zamanla değişebilir.

Sual:
(Erkek, ana babasının bulunduğu şehre gittiği zaman, hiç bir zaman seferi olmaz; orası onun vatani aslisi olur. Çünkü erkek, ana babanın mirasçısıdır, o ev ve içindekiler, ölünce erkeğe kalacaktır. Kadın da, erkeğe bağlı olduğu için, seferi olmaz) deniyor. Bu doğru mudur?
CEVAP
Hayır, doğru değildir. Akıl mantık ile din olmaz, dinimiz nakil dinidir. Mirasın, seferilikle hiçbir ilgisi yoktur. Din kitapları, vatan-ı asliyi, şöyle tarif ediyor:
1- Bir kimsenin vatan-ı aslisi, doğduğu yerdir.
2- Bu kimse, evlenirse, vatan-ı aslisi evlendiği yer olur.
3- Daha sonra başka bir yere temelli yerleşirse, son yerleştiği yer, vatan-ı aslisi olur. Başka şekilde vatan-ı asli olmaz. (S. Ebediyye)


Seferde ezan ve ikamet
Sual: Misafir, yalnız veya cemaatle namaz kılsa, ezan ve ikamet okur mu?
CEVAP
Seferi olan, camide veya evde yalnız veya cemaatle namaz kılarken ezan okur. Çünkü camide, okunan ezan, onun namazı için sayılmaz. Hem ezan hem ikamet okumak iyi olur. [Seferi olan ezanı dışarıda okumaz. Gittiği otelde, evde veya caminin içinde okuyabilir. Yavaşça okur, sadece kendi duyacak kadar okur.]


Unutarak 4 rekat kılmak
Sual:
Seferi, unutarak veya kasten 4 rekat kılsa ne yapar? Misafir olan imam, yanılarak dört rekat kılarsa buna uymuş olan mukimin namazı ne olur?
CEVAP
Misafir farzı dört rekat kılarsa, son iki rekatı nafile olur. Emri dinlemediği için ve nafilenin iftitah tekbirini ve farzın selamını terk ettiği için ve nafileyi farz ile karıştırdığı için, günah olur. Unutarak dört rekat kılan kimse secde-i sehv yapar.

Misafir olan imam, yanılarak dört rekat kılarsa, buna uymuş olan mukimin namazı fasid olur. İkinci rekatta oturmazsa, farzı kabul olmaz. Üçüncü rekatın secdesini yapmadan, o şehirde 15 gün kalmaya niyet ederse, o farzı dört rekat kılması lazım olur. Fakat, üçüncü rekatın kıyamını ve rükuunu tekrarlaması lazım olur. Çünkü, bu ikisini nafile olarak yapmıştı. Nafile olarak yapılan ibadet farz yerine geçemez.

Misafir sureleri kısa okur. Tesbihleri üçten az yapmaz. Yolda iken, yani sıkıntılı zamanında, sabah namazından başka sünnetleri terk edebilir. Sünnetleri özür ile terk etmek caizdir. Seferde, yatsı namazını kerahet vaktine bırakmak caizdir.

Sual: Seferi olan, öğleyi, ikindiyi ve yatsıyı 4 rekat olarak kılsa, daha sonra hatırına gelse kaza etmesi gerekir mi?
CEVAP
Gerekmez.


Seferde kazaya kalan namaz
Sual:
Seferde kazaya kalan namazı, mukimken, kaç rekat olarak kılmak lazımdır?
CEVAP
Seferde kazaya kalan öğle, ikindi ve yatsının farzları mukim iken de yine 2 rekat olarak kaza edilir. Sabah, akşam ve vitir aynen kaza edilir.

Sual: Seferde kazaya kalan vitrin kazası yine vacip midir?
CEVAP
Evet vaciptir.

Sual: Seferdeki kaza namazı adedi bilinmese, hepsi 4 kılınır mı?
CEVAP
Kasten olmadığı için dört kılmak caiz olur.

Sual: (Seferde kazaya kalan ilk öğle namazına) diye niyet ederek iki rekat namaz kılmak caiz mi?
CEVAP
Evet.

Sual: Mukimken kazaya kalan farzlar, seferde de dört rekat olarak mı kılınır?
CEVAP
Evet. Sabah, akşam ve vitir aynen kaza edilir.


Seferde mesh

Sual: Mestli kimse, abdestli olarak sefere çıksa, 3 günlük mesh müddeti ne zaman başlar?
CEVAP
Seferde abdest bozulduğu anda başlar. 3 gün devam eder.


Namaz vaktinin sonunda sefere çıkan
Sual:
Namaz vaktinin sonunda sefere çıkan veya vaktin sonunda vatanına gelen o vakitlerin namazlarını kılmamış ise kaç rekat kılar?
CEVAP
Namaz vaktinin sonunda sefere çıkan, bu namazı kılmamış ise, 2 rekat kılar. Vaktin sonunda vatanına gelen, bu vaktin namazını kılmamış ise, 4 kılar.

Yolcu, seferden dönerken, çıkarken misafir olduğu yere gelinceye kadar misafir sayılır. Gelince mukim olur.


Seferi olduğundan şüphe eden
Sual:
Seferiliğe ait kâfi bilgiye sahip olmadığım için, bir yere gidince acaba seferi miyim, değil miyim diye karar veremiyorum. Namazları bu halde nasıl kılmam gerekir?
CEVAP
Seferi olduğundan şüphe eden, mukimdir. Namazlarını 4 rekat olarak kılması gerekir. Tahmininde yanılsa bile kasten 4 kılmadığı için mazur sayılır. Fakat seferi değilken 2 kılarsa, kıldığı namazları kaza etmesi gerekir. İhtiyatlı hareket etmelidir.

Sual: Seferiyim zannedip namazı kısalttım. Kazası gerekir mi?
CEVAP
Evet. Zan ile seferilik olmaz.

Sual: Kendi memleketinde seferiyim diye namazlarını seferi usule göre kılan kişi daha sonra seferi olmadığını öğrendiği zaman o namazlarını kaza edecek midir?
CEVAP
Evet edecektir.


Yollardaki mescit ve camilerde
Sual:
Yolculuk yaparken yoldaki mescitlerde veya namaz kılacak herhangi bir yerde namaz kılarken ezan ve ikamet okumak gerekir mi?
CEVAP
Seferi olanlar, kendi aralarındaki cemaat ile de, yalnız kılarken de, ezan ve ikamet okur. Yalnız kılanın yanında, arkadaşları kılıyorsa, ezanı terk edebilir. Seferi olan kimse, bir evde yalnız kılarken de, ezan ve ikamet okur. Çünkü, camide okunan, onun namazı için sayılmaz. Seferi olanlardan bazısı, evde ezan okursa, sonra kılanlar okumaz.

Sual: Yollarda veya belli bir imamı olmayan yahut cemaati belli kimseler olmayan camilerde, cemaatten ayrı namaz kılarken ikamet okumak gerekir mi?
CEVAP
Yollarda bulunan veya imamı ve müezzini bulunmayan ve cemaati belli kimseler olmayan camilerde, çeşitli zamanlarda gelenler, bir vaktin namazı için, çeşitli cemaatler yaparlar. Her cemaat için, ezan ve ikamet okunur. Böyle camide, yalnız kılan da, ezan ve ikameti kendi işiteceği kadar sesle okur.


Şoförlerin seferiliği

Sual: Vatan-ı aslim Konya'dır. Vazife icabı Fatih'te oturuyorum. Fakat işyerim Fatih'ten 120 km. uzaklıktadır. Cumartesi pazar hariç, her gün işime gidip akşama eve dönüyorum. Fatih'te ve işyerimin bulunduğu yerde seferi sayılır mıyım?
CEVAP
Evet, hem işyerinde, hem de Fatih'te seferisiniz. Vaziyet hiç değişmezse ömür boyu hep seferi olursunuz. Fatih vatan-ı asliniz olursa, Fatih'te bulunduğunuz müddetçe seferi olmazsınız. Fatih'ten çıkıp, işyerinden tekrar Fatih'e dönünceye kadar seferi olursunuz. Şehirlerarası şoförlük yapanların durumu da böyledir.


Seferilikle ilgili örnekler
Sual:
Seferilikle ilgili örneklerle bilgi verir misiniz?
CEVAP
1-
Vatan-ı aslisi Van olan bir kişi, çoluk çocuğuyla İzmir’e temelli yerleşmek için gelse ve otele yerleşse, ev tutunca eşya gelecek olsa, çoluk çocuk daha sonra gelse bile o kişinin vatan-ı aslisi İzmir olur.

2-
Vatan-ı aslisi Sivas olan bir babanın, Fatih’te oturmakta iken, Sivas’ta oturan hanımı, Fatih’e gelince doğursa, çocuğu, Fatih’te de ikamet eden babanın yanına bırakıp Sivas’a gitse, çocuğun vatan-ı aslisi Fatih’tir. Çocuğun doğup büyüdüğü yer vatan-ı aslisi olur. Ana babasına bağlı olmaz.

3-
Bir kimse, Sivas’ta doğduktan 6 yıl sonra babası ile birlikte Fatih’e yerleşse, orada ilkokulu bitirdikten sonra, talebelik sebebiyle çeşitli illerde bulunsa, vatan-ı aslisi doğduğu yer olan Sivas’tır.

4-
Bingöl’e gitmek üzere Van’dan çıkınca seferi olunur. Bingöl’den Van’a gelince de, bir hafta sonra tekrar gitmeye karar verilmişse, Van’da da seferi olunur.

5-
15 günden fazla kalmak niyetiyle Ankara’dan Fatih’e giden bir kişi. Fatih’e gelince işinin on günde biteceğini anlarsa, yani 15 günden fazla kalmayacağına karar verdiği andan itibaren, seferi olur.

6-
Vatan-ı aslisi Muş olan, Ankara’dan Bursa’ya 2 günde bir gidip gelen bir şoförün hem Ankara’da hem Bursa’da evinde olsa 15 günden fazla kalmaya niyet etmedikçe hep seferi olur. Eğer Adana’ya giderse, orası vatan-ı asli olduğundan seferi olunmaz. Vatan-ı aslide bir saat de kalınsa seferilik sona erer.

7-
Vatan-ı asli Adana olan ve Eskişehir’de ikamet eden bir kimse, oradan da çıkıp gezerken niyetsiz 45 km uzaklıktaki Bozüyük’e uğrayınca, Ankara’ya gitmeye karar verse, Eskişehir’e uğramadan Ankara’ya gitse, Bozüyük’ten çıkıştan itibaren seferi olur. Eskişehir’e uğrarsa, Eskişehir’de mukim olur. Fakat Ankara’dan dönerken Bozüyük’e gitmeye niyet etse, Eskişehir üzerinden dönse, Eskişehir’de seferi olur.


Sual: Heybeliada'dan, Ankara’ya gitmek üzere, hareket eden bir kimse, adadan çıkar çıkmaz mı seferi olur?
CEVAP
Evet, adadan ayrılınca seferi olur. Bütün adalar, bağımsız belde hükmündedir. Seferi olmak için, kilometre hesabını da Heybeliada’dan itibaren hesaplamak lâzımdır. Diyelim ki, Heybeliada ile İzmit 110 km. ise İzmit'e, Heybeliada’dan giden kimse, seferi olur.


Sual:
İstanbul’dan İzmit’e giden seferi olur mu?
CEVAP
Seferi olmak için Hanefi’de 104 km uzaklığa gitmek üzere yola çıkmak gerekir. İstanbul’un neresinden yola çıkıldığına göre ve gidilen yola göre değişir. Mesela:
İzmit - Bostancı köprüsü (E-5’ten 90 km, E-6’dan 102 km.)
İzmit - Boğaz köprüsü (103 km)
İzmit - Fatih köprüsü 122 km)
İzmit - Yenibosna (E-5’ten 145 km, E-6’dan 160 km.)

Demek ki, bir kimse, Boğaz köprülerinin Avrupa yakasındaki herhangi bir yerden İzmit’e giderse seferi oluyor.


Sual:
Bir kimse, Yenikapı’dan deniz yolu ile Armutlu Tatil köyüne gitmek üzere, İstanbul Marmara evleri birinci kısımdan çıksa, direkt Armutlu'ya vapur bulamasa, Yalova üzerinden gitmeye karar verse, Armutlu'da seferi olur mu?
CEVAP
Armutlu'ya Gemlik üzerinden gelirse, Yenikapı-Yalova arası 48 km’dir. Yalova-Armutlu 73 km’dir. 48+73 = 121 km olur ki, seferi olur.

Armutlu'ya Çınarcık üzerinden giderse Yenikapı-Yalova arası 48 km’dir. Yalova-Armutlu 58 km’dir. Toplam 106 km’yi buluyor ki, bu yoldan giden de seferi olur. Mesafe Marmara evlerinden değil, Yenikapı'dan hesap edilir. Çünkü niyet değiştirdiği yer önemlidir.

Marmara Evleri birinci kısımdan, Armutlu'ya deniz yolu ile giden seferi olmaz. Çünkü, Marmara evleri-Yenikapı 35 km, Yenikapı-Armutlu 58 km’dir. 104 km’yi bulmamaktadır.

Kara yolu ile gidecekler için de bir cetvel aşağıya çıkarılmıştır:

1- Marmara 1. kısım-Yenikapı iskelesi (Sahil yolundan)… 35 Km
2- Marmara 1. kısım-Yenikapı iskelesi (E5'ten)… 33 Km
3- Marmara 1. kısım-Yenibosna/E5üzerindeki benzin ist (E5'ten)… 17 Km
4- Marmara 1. kısım-Yenibosna/E5üzerindeki benzin ist (E6'dan)… 25 Km
5- Yenikapı iskelesi -Armutlu Tatil Köyü iskelesi (Deniz yolu)… 27Mil = 50 Km
6- Kadıköy iskelesi- Armutlu Tatil Köyü iskelesi (Deniz yolu)… 27,5Mil = 51 Km
7- Yenikapı iskelesi -Yalova Feribot iskelesi (Deniz yolu)… 26 Mil = 48 Km
8- Pendik iskelesi -Yalova Feribot iskelesi (Deniz yolu)… 13.2Mil = 24 Km
9- Armutlu ilçesi - Armutlu Tatil köyü (Karayolu)…4 Km
10- Armutlu ilçesi iskelesi - Armutlu Tatil Köyü iskelesi (Deniz yolu)… 3Mil = 5,5 Km
11- Topçular iskelesi-Yalova (Karayolu)… 20 Km
12- Yalova-Çınarcık-Armutlu Tatil Köyü (Karayolu)… 58 Km
13- Yalova-Orhangazi-Gemlik-Armutlu Tatil Köyü (Karayolu)… 73 Km
14- Orhangazi-Gemlik (Karayolu)… 20 Km
15- Gemlik-Armutlu Tatil köyü (Karayolu)… 38 Km
16- İzmit-Gölcük-Değirmendere-Karamürsel-Altınova-Çiftlikköy-Topçular-Yalova-Orhangazi-Gemlik-Armutlu Tatil köyü (Karayolu)… 126Km
17- Eskihisar arabalı vapur iskelesi-Topçular iskelesi (Deniz yolu)… 4,8Mil = 8,8 Km
18- Yenibosna (İhlas Yuva)-Kadıköy (E5 Karayolu)… 34 Km
19- Yenibosna (İhlas Yuva)-Kadıköy (E6 Karayolu)… 55 Km
20- Küçükbakkalköy gişeleri (E6)-Eskihisar-Topçular-Yalova-Orhangazi-Gemlik-Armutlu 151 Km

NOT: 1 Deniz mili = 1852 m’dir.

www.ailevekadin.com