Meleklere iman

Sual: İmanın ikinci şartı nedir?
CEVAP
İmanın ikinci şartı, Meleklere imandır. Amentü’deki, (Ve melaiketihi) ifadesi, Allahü teâlânın meleklerine inanmayı, iman etmeyi bildirmektedir.

Sual: Meleklere iman nasıl olmalıdır?
CEVAP
Melekler, hayat sahibi, diri, nurani yaratıklar olup, akıl sahibidirler. Allahü teâlânın sevgili ve kıymetli kullarıdır, ortakları ve kızları değildir. Allahü teâlânın emirlerine itaat ederler, isyan etmezler. Günah işlemezler. Erkek ve dişi değildir. Evlenmezler, doğurmazlar, çoğalmazlar, çocukları olmaz, yiyip içmezler. Allahü teâlâ, bunlardan bazılarını peygamber olarak seçmiştir. Diğer meleklere vahiy [haber] götürmek görevi ile şereflendirmiştir. Peygamberlerin kitaplarını ve sayfalarını getiren de bunlardır. Mesela Enam suresini Cebrail aleyhisselam ile birlikte 70 bin melek getirmiştir. Bunlar hata etmez, unutmaz. Hile yapmaz, aldatmazlar. Bunların Allahü teâlâdan getirdikleri hep doğrudur, şüpheli, ihtimalli değildir. Kendilerine verilen emirleri yapmaktan başka işleri yoktur.

En üstünleri 4 tanedir:
Cebrail aleyhisselam: Meleklerin en üstünüdür. Vazifesi, Peygamberlere vahiy getirmek, emir ve yasakları bildirmektir. Cebrail aleyhisselamın günah işleyeceğini veya yanlış bir iş yapacağını sanmak çok tehlikelidir. Çünkü Allahü teâlâ buyurdu ki:
(Ey Resulüm de ki; “Cebrail’e düşman olan, Allah’a düşmandır.” Çünkü o, Kur’an-ı kerimi, Allah’ın izniyle, kendinden önce gelen kitapları doğrulayıcı, bir hidayet rehberi ve müminler için müjdeci olarak senin kalbine indirmiştir.) [Bekara 97]

İsrafil aleyhisselam: Sura üfürmekle vazifelidir. Birinci üfürmesinde hasıl olan sesi işiten, Allahü teâlâdan başka her diri ölecek, ikincisinde hepsi tekrar dirilecektir.

Mikail aleyhisselam: Rızk gönderilmek, ucuzluk, bolluk, kıtlık, pahalılık ve her maddeyi hareket ettirmekle vazifelidir.

Azrail aleyhisselam: İnsanların ruhunu almakla vazifelidir.

Bunlardan sonra dört sınıf melek vardır. Hamele-i Arş denen melekler dört tanedir. Huzur-i ilahide bulunan meleklere, Mukarrebin denir. Azab meleklerinin büyüklerine Kerubiyan, rahmet meleklerine Ruhaniyan denir. Cennet meleklerinin büyüğünün adı Rıdvan, Cehennem meleklerinin büyüğünün adı Malik’tir. Cehennem meleklerine Zebani denir. Bunlar, Cehennemde emredilen vazifelerini yapar. Denizin balığa zararlı olmaması gibi, Cehennem ateşi de bunlara zarar vermez. İnsanların iki omzunda bulunup, iyiliklerini ve kötülüklerini yazan Kiramen katibin ismindeki iki melek ile, cinden koruyan meleklere, Hafaza melekleri denir. Sayısı en çok olan mahluk meleklerdir.

"Zebani gibi bir zalim", "Azrail gibi cani, işkenceci bir Zebani", “Çocuğunuzu terbiye etmezseniz, anarşist olur, Azrail ve Zebani olur” gibi sözler uygun değildir. [Bunları mecaz olarak da örnek vermek uygun değildir. Allahü teâlânın emrine uyarak iman eden, emir ve yasaklara uyan Müslümanlara mesela namaz kılan, oruç tutan, kul hakkı yemeyen, zina etmeyen Müslümanlara ahmak, gerici, örümcek kafalı denir mi hiç? Bunun gibi, Allahü teâlânın emrini yerine getiren meleklere cani, işkenceci, zalim denir mi hiç? Mecazı da, örneği de, şakası da çok çirkindir.] Meleklere hakaret eden Müslüman dinden çıkar. Bütün melekler günahsızdır, cani, işkenceci, zalim değildir. Allahü teâlânın emrini yerine getirirler. (Feraid-ül-fevaid)

Sual:
(Ecelin hoyrat eli) demek küfür müdür?
CEVAP
Evet. Çünkü Azrail aleyhisselamın Allahü teâlânın emri ile can alması hoş karşılanmamış, ona hakaret edilmiş oluyor. Günahsız olan meleklere her ne şekilde olursa olsun hakaret etmek, onları kusurlu bulmak küfrü gerektirir. (Birgivi)

Sual: Kazalar azalınca veya yaşlılar ölmeyince, Azrail tatilde demek caiz midir?
CEVAP
Caiz değildir. Azrail aleyhisselam, vazifesini ihmal etmez. Böyle söylemek vazifesini ihmal ettiği anlamına gelir. Meleklerle alay etmek de, küfre kadar götürür.

Sual: Cami kelimesi, Cebrail, Azrail, Mikail, İsrafil isimli dört büyük meleğin isimlerinin baş harflerinden mi meydana gelmiştir?
CEVAP
Hayır, meleklerin isimleri ile ilgisi yoktur. Cami, Arapça kelimedir. Dört değil, üç harflidir. Cim, mim ve ayn harfleri ile yazılır. Ayrıca, meleklerin üstünlük sırası da, bu kelimeye uygun değildir. Mevlana Halid-i Bağdadi hazretleri buyuruyor ki:
Meleklerin bazıları, bazılarından üstündür. En üstün dört büyük melek, sırası ile şunlardır:
Cebrail, İsrafil, Mikail, Azrail (aleyhimüsselam)

Sual: Melekler Âdem aleyhisselama secde etti mi?
CEVAP
Melekler Âdem aleyhisselama secde etmedi. Onun istikametine Allahü teâlâya secde etti. Biz Kâbe’ye secde etmiyoruz, Kâbe istikametine dönerek Allah için secde ediyoruz.

Sual: Melekler sevinip üzülürler mi?
CEVAP
Evet.

Sual: Melekleri hep kanatlı kız şeklinde yapıyorlar. Kızlara melek ismini veriyorlar. Dört büyük meleğin ismini kızlara koymakta mahzur var mıdır?
CEVAP
Melekleri kız şeklinde yapanlar, Hıristiyanlardır. Bir de onların etkisi altında kalan cahillerdir. Meleklerde erkeklik, dişilik yoktur. Melek ismini, kız çocuğuna değil de, erkek çocuğa koymak daha uygun olurdu. En azından melekleri kız sanma ihtimali ortadan kalkardı. Ama şimdi alışılmıştır. Erkeğe melek ismi koymak yadırganabilir. Ecdadımız, dört büyük meleğin ismini erkeklere koymuşlar, böylece onların kız olmadıkları intibaı yayılmış olmaktadır. Erkek çocuklarına Cebrail, Mikail, İsrafil ismini koymak uygun olur. Cennet meleklerinin en büyüğü Rıdvan’dır. Cehennem meleklerinin büyüğü de Malik’dir. Bunların ismi de erkek çocuğa konabilir. Kız çocuklarına da koymak caiz ise de, Hıristiyanlara benzememek için koymamalı. Azrail ismi de caizdir. Ancak diğer çocukların alay etmesine yol açabilir. Onun için Azrail ismini koymak uygun görülmemiştir.

Rahmet melekleri
Sual:
Hangi hallerde eve rahmet melekleri girmez?
CEVAP
Günah işlenen yerlere, mesela kumar oynanan, içki içilen, herhangi bir çalgı aleti, mesela TV bulunan yerlere rahmet melekleri girmez. Böyle yerlerde namaz kılmak mekruh olur ve edilen dua da kabul olmaz. (Nisabül-ahbâr)

Mekruh olarak kılınan namaz sahih olur. Yani o kimse, namaz borcundan kurtulursa da, namaz kılmakla hasıl olacak büyük sevaba kavuşamaz. Hadis-i şeriflerde buyuruluyor ki:
(Canlı resmi, köpek ve cünüp bulunan yere rahmet melekleri girmez.) [Nesai]
(Sarhoş olan kimseye rahmet melekleri yaklaşmaz.) [Bezzar]

(Akraba ziyareti yapmayan kimselerin bulunduğu yere rahmet melekleri gelmez.) [Taberani]
(Heykel [ve her çeşit insan ve hayvan biblosu] bulunan odaya rahmet melekleri girmez.) [Müslim]

(Cers [çan, çıngırak] bulunan odaya rahmet melekleri girmez.) [Nesai]
(Cers, şeytanın mizmarıdır.) [Müslim]
[Mizmar her türlü çalgı aletidir. (Müncid)]

Bir ihtiyaç olmadan oyun, eğlence için cers takılı hayvana binmek mekruhtur. Cers bulunan kervana rahmet melekleri gelmez. (Tergib-üs-salât)

Şeyh-ül-İslam Ahmet ibni Kemal efendi hazretleri buyuruyor ki:
(Mizmarları kırmak için gönderildim) hadis-i şerifi, (Her çeşit çalgıyı yasak etmekle emrolundum) demektir. (Kırk hadis)

Allahü teâlâ, şeytana (Senin müezzinin mizmardır) buyurdu. (Ebu Nuaym)
Müezzin, ezan okuyan, insanları ibadete çağıran kimsedir. Şeytanın müezzini ise, insanları günah işlemeye çağırır. Bu da mizmarların her çeşididir.


Sual: Açıkta canlı resmi, cünüp olan kimse, içki, çalgı aleti, TV ve köpek bulunan odaya rahmet melekleri girmiyor. Peki rahmet melekleri girmezse, bir zararımız olur mu?
CEVAP
Melek girmeyen yere şeytan girer. Melekler masum oldukları için, duaları kabul olur. Rahmet melekleri girmezse, onların edecekleri dualardan mahrum kalmış oluruz. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:
(Sirke yiyen kimselere, iki melek, yemek bitinceye kadar dua eder.) [İbni Asakir]
(Melekler, insanlara iyilik öğreten kimselere dua ederler.) [Tirmizi]

(Din kardeşinin bir işini yapana binlerce melek dua eder.) [İbni Mace]
(Misafir, sofrada iken, melekler ev sahibine dua eder.) [Taberani]

(Melekler, sahura kalkan kimselere dua eder.) [İmam-ı Ahmed]
(Bana salevat getirenin, günahlarının affolması için melekler dua eder.) [Ey Oğul İlmihali]
(Allahü teâlânın zikredildiği yerlere, melekler rahmet saçar.) [Ebuşşeyh]
(Kur’an-ı kerimi hatmedene 60 bin melek dua eder.) [Hazinet-ül-esrar, Deylemi]

(Yatağa abdestli yatan kimse için, o gece bir melek sabaha kadar, “Ya Rabbi, bunu affet” diye dua eder.) [Hakim]

(Bir kimse, uygunsuzluk yapmadıkça, namaz kıldığı yerden ayrılıncaya kadar, melekler, “Ya Rabbi, buna rahmet et” diye dua ederler.) [Nesai]

O halde, rahmet meleklerinin yapacağı bu dualardan mahrum kalmamak için, meleklerin girmesine mani olan şeylerden uzak durmaya çalışılmalı; çünkü melekler masumdur ve duaları kabul olur.


Melekler niye yaratıldı?
Sual:
Allah, herhangi bir yardıma ihtiyacı olmadığı halde, melekleri niye yarattı? Kendisi bir ol demekle yaratabileceği şeyleri niye meleklere yaptırıyor?
CEVAP
Evet, Allahü teâlânın hiç kimsenin yardımına ihtiyacı olmadığı gibi, her şeyi yoktan bir ol demekle yaratabilir. Üç âyet-i kerime meali:
(Allah bir şeyi yaratmak isteyince, ol der, o da hemen oluverir.) [Bekara 117]
(Allah, bir şey yaratmak isteyince, ol der, hemen oluverir.) [Yasin 82]
(Dirilten de, öldüren de ancak Odur. Olmasını istediği şeye ol der, o da hemen oluverir.) [Mümin 68]

Ancak, âdet-i ilahi şöyledir ki, Allahü teâlâ, her şeyi bir sebeple yaratır. Mesela Cebrail aleyhisselamı Peygamberlere vahiy göndermekle, Azrail aleyhisselamı insanların ruhunu almakla görevlendirmiştir. Dilerse, Cebrail aleyhisselam olmadan da, Peygamberlerine vahiy gönderebilirdi, nitekim, onların mübarek kalbine ilham ederek, gönderdiği de, vaki olmuştur. Azrail aleyhisselam olmadan da, canımızı alabilir. Bulutsuz da, yağmur yağdırır. Çocuğun olması için ana babayı sebep yaratmıştır. Her ne kadar, âdeti sebeplerle yaratmak ise de, dilerse sebepsiz de yaratır. Nitekim Hazret-i İsa'yı babasız, Hazret-i Adem'i de, ana babasız yaratmıştır.

Hastaya verilen ilaca etki kuvvetini de Allahü teâlâ yarattı. İlaçsız da şifa verirdi. Ancak ilaç kullanılması âdetidir. Nitekim Musa aleyhisselam hastalanmıştı. Bu hastalığa iyi gelen ilacı söylediler. (İlaç istemem, Allahü teâlâ şifasını verir) dedi. Hastalık uzadı ve ağırlaştı. Tekrar, (Bu hastalığın ilacı meşhurdur ve tecrübe edilmiştir, az zamanda iyi olursunuz) dediler. (Hayır, ilaç istemem) dedi ve hastalık arttı. O zaman vahiy gelip, (İlaç kullanmazsan, şifa ihsan etmem) buyurulunca, ilacı alıp iyi oldu. Ama kalbine bir şey geldi. Bunun üzerine vahiy gelip, Allahü teâlâ buyurdu ki:
(Sen tevekkül etmek için, benim âdetimi, hikmetimi değiştirmek istiyorsun. İlaçlara, faydalı tesirleri kim verdi? Elbette ben yaratıyorum.)

Allahü teâlâ, ekmeği doyurmaya sebep yaptığı gibi, ilaçları da, hastalıkları gidermeye sebep yapmıştır. Bütün sebepleri yaratan, bunlara tesir kuvveti veren, Allahü teâlâdır. Hadis-i şerifte bildiriliyor ki:
Musa aleyhisselam, şöyle bir sual sordu:
- Ya Rabbi, hastalığı yapan kimdir, hastalığı iyi eden kimdir?
Cenab-ı Hak buyurdu ki:
- Her ikisini de yapan benim.
- O halde, doktora ne lüzum var?
- Doktorlar, şifa için yarattığım sebepleri bilir ve kullarıma verir. Ben de onlara, bu yoldan rızk ve sevap veririm. (Kimya-i saadet)

Şu halde, melekler niye yaratıldı demek, Allah ilaçlara niye faydalı tesir kuvveti verdi demeye benziyor. Onun için atalarımız, (Hikmetinden sual olunmaz) demişlerdir.


Melekler ve iblis
Sual:
Kur’anda, İblise değil, meleklere secde emri verildiği bildiriliyor. Şeytana, böyle bir emir verilmediği halde, neden şeytan cezalandırılıp lanetlendi?
CEVAP
Hâşâ, Allahü teâlânın, yanlış, lüzumsuz bir şey yapması, haber vermeden, suçsuz bir mahlukunu cezalandırması, yani zulmetmesi, hiç mümkün mü? İblis, Meleklerle beraber yaşıyordu, onların hocası idi. Allahü teâlâ, içinde, İblis’in de, bulunduğu melekler topluluğuna emir verdi. O toplulukta, İblis olmasa idi, verilen emirden sorumlu olmazdı. Âyet-i kerimelerde, (Fakat İblis secde etmedi) buyurulduğuna göre, İblis de, secde emri verilenlerden idi. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:
(Meleklere, “Âdem’e secde edin” demiştik. İblis hariç, hepsi secde etmişti. O, cinlerden idi. Rabbinin emrinin dışına çıktı. Şimdi siz, beni bırakıp da, İblis’i ve onun avenelerini mi, dost ediniyorsunuz? Halbuki onlar, sizin düşmanınızdır. [Şeytanın yolundan gidenleri dost edinerek, Cenneti verip, Cehennemi almak] zalimler için, ne kötü bir değiş tokuştur.) [Kehf 50]

Şeytanın, secde ile emrolunduğunu bildiren, iki hadis-i şerif meali şöyledir:
(Âdemoğlu, secde âyetini okuyup da, secde edince, şeytan ağlayarak uzaklaşır. Sonra şöyle der: Yazık bana, ademoğlu, secdeyle emrolundu ve secde ettiği için, Cennete kavuştu. Ben de, secdeyle emrolundum, ama isyan ettiğim için, Cehenneme müstahak oldum.) [Müslim]

(Kibirden sakının. Kibir, şeytanı secde etmemeye sevk etti.) [İ. Asakir]

İblis, meleklerin hocasıydı
Sual:
İblis, lanetlenmeden önce, meleklerin hocası mıydı?
CEVAP
Evet, meleklerin hocası ve reisi idi. İslam âlimleri buyuruyor ki:
Allahü teâlânın emri ile, bütün melekler, Adem aleyhisselama doğru secde etti. Meleklerin hocası olan İblis, emri dinlemedi, secde etmedi. İmam-ı Salebi hazretlerinin, İbni Abbas hazretlerinden rivayet ettiğine göre; İblis, meleklerle beraber idi. Ateşten yaratılan cinler taifesinden idi. Melekler ise, nurdan yaratıldı. İblis’in önceki adı Azazil idi. Cennetin bekçilerindendi. Dünya seması meleklerinin reisi idi. Dünya semasının ve yerin sultanıydı. Meleklerden ilimde üstün idi. Gök ile yeryüzü arasını idare ediyordu, bunun için kendini büyük gördü. Bu hâli onu Allah’a isyana sürükledi. Allahü teâlâ da onu, rahmetinden uzaklaştırdı. (Camiul Ahkam)

İbni Abbas hazretleri buyuruyor ki:
(İblis, Cennet bekçilerinden idi, dünya semasının işlerini idare ediyordu.) [Beyheki]

Said bin Müseyyib buyuruyor ki:
(İblis, Meleklerin reisi, hocası idi.) [İbni Cerir, İ. Süyuti]

Melekler günah işlemez
Sual:
Bir tefsirde, Hârut ile Mârut isimli iki meleğin günah işlediği yazılıdır. Başka bir kitapta ise, meleklerin günah işlemediği yazılıdır. Hangisi doğrudur?
CEVAP
Kur’an-ı kerimde iki melek denmesi, cinlerin, meleklerin içinde olmasından dolayı idi. Hârut ile Mârût cin taifesinden idi. Melekler günah işlemez. (Tefsir-i Şeyhzâde, Tefsir-i Kurtubi)

Melek ve şeytan
Sual:
Her insanın yanında bir melek ve bir şeytan var mıdır? Bir de İslam Ahlakı kitabında (Şeytanım Müslüman oldu) hadisi geçiyor. Şeytanım Müslüman oldu ne demektir?
CEVAP
Her insanın yanında bir şeytan olduğu gibi, herkesin yanında bir de melek vardır. Şeytan, insanın kalbine kötü düşünceler, vesveseler getirir. Melek ise, insana iyi düşünceler ilham eder. Üç hadis-i şerif meali:
(Melekten gelen ilham, İslamiyet’e uygun olur. Şeytandan gelen vesvese, İslamiyet’ten ayrılmaya sebep olur.) [Tirmizi]

(Allahü teâlâ, benim yanımdaki şeytanın vesveselerinden beni muhafaza etti.) [Berika]
(Allahü teâlâ, bana ihsan etti. Şeytanım Müslüman oldu.) [Berika] (Buradaki Müslüman oldu demek, teslim oldu, bana zarar veremedi demektir. Zaten kelime olarak Müslüman, teslim olan, kayıtsız şartsız boyun eğen demektir.)

Melekler akıllı varlıklardır
Sual: Meleklerde akıl olmadığı, bunun için de sorumlulukları olmadıkları, dinler, insanlar ve cinler içindir denilerek meleklerin dindar olmadıkları, sadece emredileni yapan robot gibi birer varlık olduğu söyleniyor. Kimisi de, erkek olduklarını söylüyor. Bunlar, imanın altı şartından birini inkâr değil mi?
CEVAP
Meleklerde erkeklik ve dişilik olmadığı, bütün akaid kitaplarında yazılıdır. Daha önce de, Hristiyanlara özenen bazı kimseler, meleklerin dişi olduklarını söylüyor ve kanatlı kız resimleri yapıyorlardı. Şimdi de, kanatlı erkek resimleri mi yapacaklar?

Melekler nurdan, İblis ve cinler ise ateşten yaratılmıştır. Hepsi akıl ve irade sahibi varlıklardır. Allahü teâlâ, melekleri de, İblis’i de, imtihandan geçirdi. Bir âyet-i kerime meali şöyledir:

(Âdem’e [Adem’e karşı Allah’a] secde edin, dediğimiz zaman, İblis hariç, meleklerin hepsi secde etti. İblis ise, yüz çevirip büyüklük tasladı, kâfirlerden oldu.) [Bekara 34]

Meleklerin masum olmaları, akıl sahibi olmadıklarını göstermez. Akıl sahibi olmayan da, Peygamber olmaz. Meleklerden de, peygamberler olduğu, Kur’an-ı kerimde bildirilmiştir. Cebrail, Mikail, İsrafil ve Azrail [aleyhimüsselam], meleklerin peygamberleridir. Meleklerin hepsi, ilim sahibidir. İki âyet-i kerime meali:
(Melekler, “Ey rabbimiz, Seni noksan sıfatlardan tenzîh eder, kemâl sıfatlar ile tavsif ederiz ki, Senin bize öğrettiklerinden başka bizim bilgimiz yoktur” dediler.) [Bekara 32]

(Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahipleri, Ondan başka ilah olmadığına şahitlik etmişlerdir.) [Al-i İmran 18]

(Bu Kur’an, arşın sahibi Allah katında değerli, güçlü, sözü dinlenen ve güvenilen şerefli bir elçinin [Cebrailin] getirdiği sözdür.) [Tekvir 19-21]

Allahü teâlâ, meleklere değişik görevler vermiştir. Bir âyet-i kerime meali:
([Müminlerin ruhlarını Cennete, kâfirlerinkini Cehenneme götürmekte] yarışan ve işleri yöneten meleklere and olsun.) [Naziat 4-5]

İşleri yönetmekle görevli meleklerin üstünlüğünü belirtmek için, Allahü teâlâ onlara yemin ediyor.

Allahü teâlâ meleklerden de resul seçmiştir. Bir âyet-i kerime meali de şöyledir:
(Allah, meleklerden de, insanlardan da Resuller [elçiler] seçer.) [Hac 75]

Melekler için, akılsız varlıklar demek, onları inkâr etmenin başka bir yoludur. Meleklere iman, imanın altı şartından biridir. Bir âyet-i kerime meali:
(Allah’ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerini ve ahiret gününü inkâr eden, derin bir dalalete saplanmıştır.) [Nisa 136]

Meleklerde erkeklik ve dişilik yoktur. Müşrikler, (Melekler dişidir, onlar Allah’ın kızlarıdır) demeleri üzerine Allahü teâlâ buyurdu ki:
([Ey müşrikler] Rabbiniz, erkek çocukları, sizin için ayırdı da, kendisi meleklerden kız çocuklar mı edindi! Gerçekten siz, vebali çok büyük bir söz söylüyorsunuz.) [İsra 40]

(Müşriklere sor: Kızlar Rabbinin de, erkekler onların mı? Biz melekleri onların gözü önünde kız olarak mı yarattık? Kesinlikle yalan söylüyorlar.) [Saffat149-151]

(Ahirete inanmayanlar, meleklere, dişilerin adlarını takıyorlar.) [Necm 27]

Bedir ve Huneyn savaşlarında, Melekler, yardıma gelmişlerdi. İki ayet-i kerime meali:
(O vakit [Bedir’de] Müminlere, “Rabbiniz, üç bin melek indirip, size yardımda bulunması, yetişmez mi?” diyordun.) [Al-i İmran124]

(Hani siz, Rabbinizden zafer için yardım istiyordunuz. O da, “Peş peşe gelen bin melek ile, size yardım ediyorum” diyerek duanızı kabul buyurdu.) [Enfal 9]

Savaşa katılıp, düşman ile savaşabiliyorlar. Bunlara nasıl, akılsız, şuursuz denir ki?

Resulullah efendimizin yardımcılarının melekler olduğu bildiriliyor:

(Onun dostu ve yardımcısı Allah, Cebrail ve salih müminlerdir. Bundan başka melekler de, onun yardımcılarıdır.) [Tahrim 4]

Hadis-i şeriflerde de, meleklerin akıllı olduğu bildirildi. Üç hadis-i şerif meali:
(Canlı resmi, köpek ve cünüp bulunan yere, rahmet melekleri girmez.) [Nesai]

(Sarımsak, soğan yiyen, mescidimize gelmesin. Çünkü, insanların rahatsız olduğu şeylerden, melekler de, rahatsız olur.) [Taberani]

(Çıplak durmayın! Yalnız cima ve helada sizden ayrılan hafaza meleklerinden utanın ve onlara saygılı olun!) [Tirmizi]

Demek ki, melekler, evlere rahmet için gelebiliyor ve evde cünüp varsa, bilebiliyorlar. Bu basit bir iş değildir. İnsanların rahatsız olduğu pis kokulardan onlar da, rahatsız olabiliyor ve yanlarında çıplak durulması uygun olmuyor. Robot gibi olsalar, cünüpten, kötü kokudan niye rahatsız olsunlar, onlardan niye utanılsın ve niye onlara karşı saygılı olmak emredilsin?

Bir ayet-i kerime meali şöyledir:
(Yoksa onlar [müşrikler], kalblerinde gizlediklerini ve fısıltılarını işitmediğimizi mi sanıyorlar? Hayır, biz işitiyoruz, yanlarındaki elçilerimiz [melekler] de yazmaktadır.) [Zuhruf 80]

Amellerimizi tespit edip, kaydeden ve kabrinde insanı sorguya çeken meleklere, akıl ve ilim sahibi olduklarını gösteren vesikalara rağmen, akılsız, robot varlıklar demek çok yanlış ve gülünç olur.


www.ailevekadin.com