Bedenen ve zihnen sağlıklı, güçlü ve yetenekli insan yetiştirmenin en önemli ögesi hayat boyu yeterli ve dengeli beslenmedir. Yaş ilerledikçe genellikle vücudun metabolik faaliyetlerinde yavaşlama görülür. Fiziki uğraşılar azalır ve fizyolojik birtakım değişiklikler meydana gelir. Bu sebeple her cins ve yaş için ayrı bir beslenme programı gereklidir. Kadınlar için yaşlılıktaki fizyolojik değişikliklerin başında menopoz gelir.

Menopoz döneminde osteoporoz (kemik erimesi), kalp damar hastalıkları ve şişmanlık sıklıkla oluşan sağlık problemleri arasındadır. Menopozda vücuttan kalsiyum atılmasının hızlanması sebebiyle kemik kütlesinde kayıplar oluşur. Bunun sonucunda kemiklerin gücü azalır ve kırılmaya meyil artar.

Eğer birey çocukluk ve gençliğinde yeterli kalsiyumu almamışsa kemik zaten zayıf olduğundan kırılma riski fazlalaşır. Menopozda aşırı miktarda ek kalsiyum almanın ekstra bir yararı yoktur. Büyüme çağında alınarak kemik kütlesinin en yüksek düzeye ulaşması sağlanmalıdır. Menopozda yürüyüş veya egzersizle birlikte kalsiyum alınması faydalıdır.

Menopoz döneminde kadınlarda demir ihtiyacı doğurganlık dönemine göre daha azdır. Bu nedenle diyetteki hayvansal besinlerdeki proteinin demirden fakir ancak kalsiyumdan zengin süt ve süt ürünlerinden karşılanması daha uygundur. Doğurganlık döneminde ise hayvansal proteini daha çok demirden zengin olan yumurta, et gibi yiyeceklerden karşılanmalıdır.

Menopoz döneminde metabolizmada yavaşlama ve kısmen fiziksel aktivitedeki azalmadan dolayı enerji ihtiyacı da azalmaktadır.

Yiyecekleri çoğunlukla yeşil yapraklı sebzeler, meyveler, az yağlı peynir, kaymağı alınmış yoğurt, az yağlı süt, kuru baklagillerden seçmelidir. Aşırı tuz alımı da kemik yıkımını artırdığından fazla tuzlu yememeye özen gösterilmelidir.

Opr. Dr. Yurdanur Erkılıç
(Türkiye - 01 Temmuz 2003)